Tarihi Odunpazarı Evleri Arasında Yürüyüş

Modern hayatın o baş döndüren hızından sıkılıp, sizi alıp bambaşka bir zamana götürecek bir yer hayal ettiniz mi hiç? Hani sanki bir film setinin içindeymişsiniz gibi hissedeceğiniz, her sokağının, her evinin ayrı bir hikaye anlattığı bir yer… İşte Eskişehir’in tam kalbinde, sizi bekleyen böyle masalsı bir diyar var: Tarihi Odunpazarı. Burası sadece bir gezi noktası değil, adeta yaşayan, nefes alan bir açık hava müzesi. Bu yazıda, size Tarihi Odunpazarı’nda yapılacak şeyler listesinin çok daha ötesinde, bu eşsiz atmosferi nasıl iliklerinize kadar hissedeceğinize dair bir rehber sunacağız. Hazırsanız, zaman makinemize atlayıp Eskişehir’in ilk yerleşim yerine, o meşhur evlerin arasına doğru keyifli bir yürüyüşe çıkalım!

Rengarenk cumbalı evlerin bulunduğu Arnavut kaldırımlı dar sokaklarda kaybolun

Odunpazarı’na adımınızı attığınız an, sizi ilk karşılayan şey renklerin o cıvıl cıvıl dansı olur. Sarı, mavi, pembe ve morun en tatlı tonlarına boyanmış, birbirine sevgiyle omuz vermiş o meşhur cumbalı evler, sizi anında etkisi altına alacak. Arnavut kaldırımlı, kıvrımlı ve bazen çıkmaz sokaklarda yürürken, her köşe başında sizi yeni bir fotoğraf karesi, yeni bir keşif bekler. Bu anı yaşarken acele etmeyin, bırakın ayaklarınız sizi istediği yere götürsün; çünkü Odunpazarı’nda kaybolmak, aslında kendini bulmaktır.

Tarihi Odunpazarı Evleri

Peki nedir bu evleri bu kadar özel kılan? Evlerin üst katlarından sokağa doğru uzanan o şirin çıkıntılara ‘cumba’ deniyor. Bunlar sadece bir mimari detay değil, aynı zamanda Osmanlı sosyal yaşamının bir yansıması; evin içindekilere sokağı izleme imkanı sunarken mahremiyeti de koruyan zekice bir tasarım. Bu mimari tarz size bir yerlerden tanıdık gelirse şaşırmayın; Odunpazarı, tıpkı Safranbolu ve Beypazarı gibi Geleneksel Anadolu Türk Mimarisi’nin en güzel örneklerini sergiliyor ve bu özelliğiyle UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alıyor.

Bu evlerin güzelliği sadece dış cephelerinde değil, aynı zamanda yaşayan ruhlarında gizli. Bir kapının ardında müze, diğerinde şirin bir kafe, bir başkasında butik otel veya hala sabah kahvesini yudumlayan bir aile var. Bölge, başarılı bir “Yaşatma Projesi” sayesinde adeta küllerinden doğmuş, tarihi doku korunarak modern yaşama entegre edilmiş. Bu sayede siz de tarihin içinde ama bugünün konforuyla gezebiliyorsunuz. Eskişehir’in sunduğu diğer güzellikleri keşfetmek için Eskişehir Gezi Rehberi sayfamıza da göz atabilirsiniz.

Atlıhan El Sanatları Çarşısı’ndan lületaşından yapılmış hediyelikler alın

Odunpazarı’nın renkli sokaklarında yaptığınız keyifli yürüyüşün ardından, bölgenin ruhunu yansıtan el sanatlarıyla tanışma zamanı geldi. Ve bunun için en doğru adres, tarihi dokusuyla sizi bir kez daha büyüleyecek olan Atlıhan El Sanatları Çarşısı. Burası sıradan bir çarşı değil, adeta tarihin katmanlarını barındıran bir yapı. 1850’li yıllarda, çevre köylerden odun pazarına gelenlerin ve diğer seyyahların hayvanlarıyla birlikte konakladığı bir han olarak inşa edilmiş.

Tarihi Odunpazarı Evleri

Duvarları dile gelse, Kurtuluş Savaşı yıllarını, Cumhuriyet’in ilk dönemlerini ve sayısız yolcunun hikayesini anlatırdı. Yıllar içinde metruk hale geldikten sonra Odunpazarı Belediyesi tarafından aslına uygun olarak yeniden hayata döndürülen bu han, bugün lületaşı ustalarının ve diğer el sanatkarlarının yuvası haline gelmiş. Çarşının yeniden canlandırılmasının arkasındaki temel amaçlardan biri, Eskişehir’in “beyaz altını” lületaşını dünyaya tanıtmak ve bu sanatı yaşatan ustalara destek olmaktı.

Atlıhan’ın içindeki 25 atölyeden birine girdiğinizde, ustaların bu yumuşak taşı nasıl ince ince işleyerek pipolara, takılara, satranç takımlarına ve biblolara dönüştürdüğünü canlı canlı görebilirsiniz. Bu sadece bir alışveriş değil, yaşayan bir zanaate tanıklık etmektir. Buradan alacağınız küçücük bir lületaşı obje bile, sadece güzel bir hatıra değil, aynı zamanda bu kadim zanaatin yaşamasına ve bölge ekonomisinin canlanmasına yaptığınız bir katkı olacaktır.

Bölgenin otantik atmosferini ve yaşayan tarihini hissedin

Odunpazarı’nı gezmek, sadece tarihi evleri görmek ya da alışveriş yapmakdan ibaret değildir. Asıl mesele, o kelimelerle zor anlatılan “yaşayan tarih” atmosferini solumaktır. Kendinize bir iyilik yapın ve yavaşlayın. Ahşap bir cumbanın altındaki minik bir kafede oturun, bir fincan kahve söyleyin ve sadece etrafı izleyin. Gözlerinizi kapatıp yüzyıllar öncesinin at arabası seslerini, han avlusundaki yolcuların sohbetlerini hayal etmeye çalışın.

Tarihi Odunpazarı Evleri

Odunpazarı’nın asıl sihri, geçmişle bugünü kusursuzca harmanlamasında yatıyor. Bir yanda 300 yıllık bir konak dururken , hemen karşısında dünyanın konuştuğu Odunpazarı Modern Müze (OMM) gibi çağdaş bir yapı sizi selamlıyor. Bu tatlı tezatlık, bölgeye eşsiz bir dinamizm ve karakter katıyor. Burası fotoğraf tutkunları için adeta bir cennet. Ama sadece popüler kareler peşinde koşmayın. Eski bir kapı tokmağının üzerindeki işçiliği, bir pencere pervazındaki çiçeğin rengini, Arnavut kaldırımındaki taşların dokusunu fark etmeye çalışın. İşte o zaman Odunpazarı size gerçek sırlarını fısıldayacaktır.

Hazır Buraya Kadar Gelmişken…

Odunpazarı’nın büyülü sokakları sizi o kadar oyalayacak ki zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Ama enerjiniz hala varsa, bu tarihi bölgenin hemen yanı başında, yürüme mesafesinde keşfedilmeyi bekleyen başka harikalar da var. Odunpazarı, adeta bir “müzeler bölgesi” ve her zevke uygun bir seçenek sunuyor.

Kurşunlu Külliyesi: Evlerin hemen yanı başındaki bu 16. yüzyıl Osmanlı kompleksi, içinde Sıcak Cam Üfleme Atölyesi ve dünyanın en iyilerinden biri olarak kabul edilen Lületaşı Müzesi’ni barındırıyor. Girişin ücretsiz olduğu bu müzeyi sakın kaçırmayın!

Yılmaz Büyürkerşen Balmumu Heykeller Müzesi: Türkiye’nin ilk balmumu müzesinde tarihi ve ünlü simalarla fotoğraf çektirmek hem eğlenceli hem de öğretici bir deneyim sunuyor. Çocuklar ve yetişkinler için harika bir durak.

Odunpazarı Modern Müze (OMM): Tarihi dokunun ortasında, ünlü Japon mimar Kengo Kuma’nın imzasını taşıyan bu ahşap harikası modern sanat müzesi, mimarisiyle bile sizi büyüleyecek. İçindeki sergiler ise bambaşka bir dünyaya kapı aralıyor.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Odunpazarı’na giriş ücretli mi ve müzelerin güncel giriş ücretleri ne kadar?

Tarihi Odunpazarı bölgesini, evleri ve sokakları gezmek tamamen ücretsizdir. Ancak bölgedeki müzelerin giriş ücretleri bulunmaktadır. Fiyatlar zamanla değişebilmekle birlikte, fikir vermesi açısından bazı popüler müzelerin 2025 yılı tahmini bilet fiyatları aşağıdaki gibidir:

Müze Adı Tam Bilet Fiyatı (2025 Tahmini) İndirimli Bilet Fiyatı (2025 Tahmini)
Yılmaz Büyükerşen Balmumu Müzesi 120 TL 70 TL
Odunpazarı Modern Müze (OMM) 150 TL 100 TL
Kurtuluş Müzesi 70 TL 40 TL

(Fiyatlar ve kaynaklarındaki bilgilere dayanmaktadır ve değişiklik gösterebilir.)

2. Odunpazarı’nı gezmek ne kadar sürer?

Bu tamamen size ve ilgi alanlarınıza bağlı! Sadece sokaklarda yürüyüp genel atmosferi görmek isterseniz 2-3 saat yeterli olabilir. Ancak birkaç müzeyi gezmek, Atlıhan’da vakit geçirmek ve bir kafede soluklanmak isterseniz, tam bir gün ayırmanızı tavsiye ederiz.

3. Odunpazarı’na arabayla gidilir mi, otopark var mı?

Odunpazarı’nın sokakları dar, Arnavut kaldırımlı ve büyük bir kısmı trafiğe kapalıdır. Bu nedenle bölgenin içine arabayla girmeniz mümkün değil. Aracınızı bölgenin çevresindeki otoparklara bırakıp yürüyerek gezmeniz en ideali olacaktır. Eskişehir’in gelişmiş toplu taşıma ağı da bölgeye ulaşım için harika bir seçenektir.

Kaynakça

Bu makalede yer alan bilgilerin bir kısmı ve bölge hakkında daha fazla resmi bilgi için Odunpazarı Belediyesi’nin resmi web sitesini ziyaret edebilirsiniz:(https://www.odunpazari.bel.tr/).

Yorumlar